Bu ülkede dilekler hiç değişmiyor, yenilenemiyor.
Tartıştığımız konular, sorunlar aynı, yeni yıla girerken beklentilerimiz, dileklerimiz aynı, önceki yılın ne kadar zor, sancılı geçtiğine dair söylenmelerimiz bile aynı…
Ekonomide, eğitimde geri gidişten dahi bahsetmek mümkünken ileri tek bir adım atamadığımızı görmek, kısa bir arşiv taraması sonucunda apaçık seriliyor gözler önüne.
***
Geçtiğimiz günlerde Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu (TMMOB Kocaeli İKK) organizatörlüğünde Kocaeli 3. Kent Sempozyumu gerçekleştirildi.
“Kocaeli Kocaeli Kadar mı?” sloganıyla, iki günlük dolu dolu bir sempozyum oldu.
Öncelikle emeği geçen tüm TMMOB üyelerini kutluyorum.
Bilimin ve aklın ışığında, doğru bildiğini söylemekten hiçbir zaman kaçınmayan, duruşunu hiçbir koşulda bozmayan çok güçlü bir örgüt TMMOB.
***
Bu örgütün bir üyesi olmaktan, çeşitli görevlerde bulunarak hizmet etmekten her zaman onur duydum.
Fakat dikkat çekmek istediğim nokta şu; Mimarlar Odası Kocaeli Şubesi olarak, 2012 yılının Kmim (Mimarlar Odası Kocaeli Şube Yayını) dergisinde “Kocaeli Kocaeli Kadar mı?” sloganını kullanmış ve aynı sorunları konuşup tartışmıştık.
Aradan geçen yıllar sonrasında ne bir adım ilerleme ne de en ufak bir değişim söz konusu…
***
Denizinden kopuk bir şehir, sanayiyle boğulmuş bir şehir, işsizlikle mücadele edemez hale gelmiş bir şehir, girişi çıkışı belli olmayan, trafiği, otoparkı çözülemeyen, anlık kararlarla yönetilmekten kaosa dönüştürülmüş bir şehir.
Bıkmadan usanmadan tüm bu sorunları tekrar tekrar tespit eden, tekrar tekrar çözüm arayan TMMOB. Döngünün kısırlığı sizin de dikkatinizi çekmiyor mu?
***
Şimdi 2019 ‘u uğurluyor, 2020’yi karşılıyorken diliyorum ki;
Aynı sorunları, aynı çözümleri konuşup, bir arpa boyu yol alamayışlarımız son bulsun,
Birlik ve dayanışma ile aşılmaz görülen engellerin aşılabileceğini kanıtladığımız bir yıl olsun,
Parasızlıktan, açlıktan, çocuğuna pantolon alamadığından, borcundan intihar eden insanların, ailelerin haberleri bitsin, bu noktaya varmadan fark edilsin, çözüm bulunsun, istihdam alanları arttırılsın,
***
Artık 2020 yılında okula gidemeyen kız-erkek çocuk kalmasın, okula yırtık ayakkabıyla giden çocuk da kalmasın,
Günün hangi saati olursa olsun, bir kadın istediği şekilde sokakta yürüyebilsin, güvenliğini devlet sağlayabilsin, kalbinden bıçaklanan Ceren’in acısı içimizde kanıyorken, bir başka haber gelmesin ülkemin hiçbir yerinden,
Baskıyla sindirilmiş bir neslin sapkın dışavurumları rehabilite edilsin, kimsenin kimseye zorla zarar vermesine göz yumulmasın, en ağır cezalar uygulansın, fakat cezadan da önce bunların hiç yaşanmaması için tüm tedbirler alınsın…
***
Toprağına, ağacına, havasına, hayvanına, insanına saygılı bir nesle dönüşebilmeyi diliyorum.
2020’yi Turgut Uyar’ın, tüm bu dileklerimin özü olan umuda dair yazılmış dizeleriyle karşılıyorum;
“kimse yoktur umut etmemeyi önleyecek
çünkü umut kaçınılmaz gelecektir
bütün gümbürtüsüyle
umut kaçınılmaz gerçektir çünkü
biri Asya’da biterken söz gelişi, Şili’de öbürkü başlar”